Levofloksasin adlı bir antibiyotik, dirençli tüberküloz formunun ortaya çıkmasını önleme konusunda umut verici sonuçlar göstermiştir. Bu sonuçlar, Perşembe günü sunulan iki çalışmada ortaya çıkmıştır. Bu ilacın maliyet etkinliği, sonuçların özellikle dikkat çekici olmasını sağlamıştır.
Bu çalışmalardan biri, Güney Afrikalı çocuklar arasında yapılmıştır. Araştırmayı ortaklaşa finanse eden kar amacı gütmeyen kuruluş Unitaid’in İcra Direktörü Philippe Duneton, bu çalışmayı “yıkıcı bir hastalıktan milyonlarca çocuğu potansiyel olarak koruyabilecek büyük bir atılım” olarak nitelendirmiştir.
Diğer çalışma ise Vietnamlı yetişkinler arasında gerçekleştirilmiştir. Her iki çalışma da henüz bir dergide yayımlanmamıştır.
Araştırmacılar, Paris’te düzenlenen uluslararası bir pnömonoloji kongresinde sonuçları sunmuşlar ve bu tedavinin çoklu ilaca dirençli tüberküloz gelişme riskini %60 azalttığını belirlemek için sonuçlarını birleştirmişlerdir.
Çoklu ilaca dirençli tüberküloz, hastalığın ana iki tedavisine, izoniyazid ve rifampisin’e direnç gösterdiği için özellikle tehlikeli bir tüberküloz formudur. Bu tür tüberküloz, toplam küresel vakaların sadece küçük bir bölümünü temsil etse de (%5 civarında, yaklaşık 450.000 vaka), son derece tehlikelidir.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 2022 verilerine göre, tüberküloz şu anda COVID-19’den sonra küresel olarak ikinci en ölümcül bulaşıcı hastalıktır. Bu bağlamda, çoklu ilaca dirençli tüberküloz için yeni bir koruyucu tedavinin ortaya çıkması, özellikle levofloksasin gibi kolayca erişilebilen bir ilaç olması memnuniyet verici bir haber olacaktır.
Bu tür tüberkülozun antibiyotiklerle tedavi edilebileceği zaten bilinmektedir, ancak bu ilaçlar hastalığın en yaygın olduğu gelişmekte olan ülkelerde sıklıkla erişilemez durumdadır. Temmuz ayında, Sınır Tanımayan Doktorlar (MSF) adlı STK, bu tedavilerden biri olan bedakilinin patentini uzatmaktan kaçınması için Amerikan ilaç şirketi Johnson & Johnson’a çağrıda bulundu.